Pages

24 Aralık 2009 Perşembe

SORUNLAR



Büyük tosbağanın okulla ilgili sorunlarından bu yazımda bahsetmiştim. Bu sorunların büyük bir kısmı devam ediyor. Bugün ise evdeki sorunlarından bahsetmek istiyorum. En basit örneğiyle dün akşam bir sinir harbi yaşadık. 10 yaşına geldi ve ona el yıkamayı hala öğretemedim. Ben mi öğretemedim yoksa o mu öğrenmek istemiyor bilmiyorum. Bunun gibi pek çok konu var. Bu sorunların küçüklükten kaynaklandığını düşünüyorum. 2 yaşına kadar bazılarını hatırlayamadığım pek çok bakıcı değiştirdi. Bir dönem anneannesi baktı ki annem bu durumlarda çok katıdır. Yani bunları ihmal etmez o eller muhakkak yıkanmıştır. Bir dönem de babaannesi baktı, o da aksine çok yumuşaktır. Onun için önemli değildir elleri mi yıkanmış yok evde ayakkabılarıylamı gezmiş.Eeee çocuk ne yapsın standart bir düzen oturtturan yok ki değil mi. 3 yaşından sonra düzenli olarak kreşe gitti. Aslında orada öğrenmesi lazımdı bazı kuralları orada da öğrenmedi ve biz bu günlere geldik. Hatta bu sene etüte ilk başladığı günlerde yemek yerken suuu ekkkmeeek diye oturduğu yerden bağırdığı için eleştrildi.

Gelelim asıl meseleye nasıl bir tavır izleyip bunları çözeceğimizi bilemiyorum. Karşılıklı söz veriyoruz birbirimize ama birtürlü gelişme kaydedemiyoruz. Çok sosyal bir çocuk beni birtek bu konuda üzmüyor. Ama derslerindeki başarısızlıkları ve davranışlarındaki olumsuzluklarından dolayı çok üzüntü duyuyoruz. Kendi başına bıraksak ne eller yıkanır, ne düzenli yemek yenilir ne de tertipli düzenli olunulur. Çok umursuz bana bunları yüz kez söylediler öyle yapayım demiyor. Çok inat ediyor. Nerede nasıl davranacağını da bilmiyor. Sadece 1 gün evde kardeşiyle ve bakıcıyla kalıyor ama o zaman bile bakıcıyı deli ediyor. İyiki hergün evde değil yoksa bakmam çocuklarına diyor. Babaannesini çok seviyor geldiğine çok seviniyor. Ama kadını 1 saatte çileden çıkarıyor. Ankaraya gittiğimizde neredeyse annemgilin yüzüne bakmadı ama ayrılırken çok ağladı. Aslında çok duygusal bir çocuk ama hiç minneti olmayan da bir çocuk. Kendi işlerini başarabilmesi buna en büyük etken herhalde, küçükken bile ben işten gelince eve annem mi gelmiş kim gelmiş demezdi. Hiç kimseye düşkünlüğü yoktu hala da öyle gidiyor. Evde kısaca böyle ama sevdiği arkadaşlarının yanında esprili, neşeli... Sanki bu çocuk o değil. Arkadaşlarının anneleri biz Kayra'yı çok seviyoruz. Lafları hareketleri çok tatlı diyorlar. Şimdiden böyle isek ergenliğini düşünmek bile istemiyorum.

Sorarım size biz ne yapmalıyız????

2 yorum:

  1. önce, ziyaretiniz için teşekkür ederim ve margarini kullanmama kararınızdan ötürü de tebrik:)

    yazınızı okudum, benim 11 yaşında bir erkek kardeşim var o da sizin oğlunuzla benzer davranışlar içerisinde, sürekli uyarılarak yaşamını sürdürüyor, beni bile bazen çileden çıkarıyor:) ama derslerinde hiç düzenli çalıştığını görmesek de nasıl oluyorsa çok başarılı, gün geçtikçe olgunlaştığını hissediyorum yaramazlıkları devam etse de, benim nacizane önerim uyarılarınıza devam edin ama okulda da sorunları varsa bir hiperaktivite kontrolünden geçirttirmenizi öneririm. bazı çocuklarda ciddi derecede dikkat dağınıklığına neden olabiliyor. uzmanlardan yardım almaktan çekinmemeliyiz, umarım sorunlarınızı kısa zamanda halledersiniz...

    YanıtlaSil
  2. Benimkilerle de aynı sorunları yaşadım ben.Ama zamanı var,rahat ol her şey yoluna giriyor.Birdenbire hem de.Ben de çok üzüyodum kendimi.Boşa üzülüyoruz canım,biraz zaman :)

    YanıtlaSil

güzel yorumlarınızı bekliyorum

Bunlara Baktınız mı?

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...