Pages

12 Ocak 2015 Pazartesi

ÇOCUKLARDA BADEMCİK VE GENİZ ETİ AMELİYATI




Büyük tosbağam Kayra küçükken çok hastalanıyordu. Bademcikleri kocaman olur yüksek ateşlere maruz kalır ne yapacağımız şaşırırdık. Artık antibiyotik bile fayda etmez hastanede yatardık. Küçük olduğu için çocuk doktoruna götürüyorduk ve tekrarlayan hastalıklarda ise çeşitli doktorlardan medet umar hale gelmiştik Çorum'da götürmediğimiz çocuk doktoru kalmadı herhalde...

Gece horlaması ise ayyuka çıkmıştı.neredeyse burnu hep kapalı bu sebeple hava alamayan kulaklar devamlı iltihap oluyor ve duyma güçlüğü yaşıyordu. Çok ağrı yapmasa bile duyma zayıflığından kulaklarının iltihaplandığını anlar hale gelmiştim. Hatta hemşireler çocuğun yüz şeklinden geniz eti olduğunu anlıyorlardı çünkü geniz eti olan çocuklarda üst damak gelişemez ve diş eğriliklerine bile sebep olabilir. Bizde de bütün bunlar oldu ve üst damağı diş teliyle genişletmek zorunda kaldılar.

Artık anladık ki çocuk doktorundan KBB doktoruna terfi etmeliydik. KBB doktorumuz sadece geniz eti ameliyatı yapalım bademciklerine gerek yok dedi ve Kayra'yı ameliyat ettirdik. İlk günler iyiydi ama yaklaşık 2 ay sonra tekrar sorunlarımız baş gösterdi en önemlisi isi geçmeyen orta kulak iltihabıydı. Anladık ki bu şehirde çare bulamayacaktık. Doktor ve hastane araştırmalarımızdan sonra Ankara Hacettepe Tıp Fakültesinde karar kıldık. O zamanlar Ana Bilim Dalı başkanı olan Prof.Dr. Şefik Hoşal'a muayene ettirdik başımızdan geçenleri uzun uzun anlattık. Doktor bize geniz etinin tam temizlenmediğini bu kadar sık hastalanan çocuğun bademciklerinin alınması gerektiğini ve kulaklarına tüp takılmasının gerekli olduğunu anlattı. Benim ise tek sorduğum "bademcikleri alınırsa hastalıklara karşı korunmasız mı kalacağıydı" Doktorumuz da vücuda giren mikropları sadece bademciklerin engellemediğini güzelce anlattı, zaten başka çaremiz yoktu.

Kayrayı tekrar ameliyat ettirdik bu sefer geniz etinden tamamiyle kurtulmuş bademcikleri alınmış kulaklarına da tüp takılmış oldu. Bizi eve gönderirken bol bol dondurma yesin demeleri en güzeliydi. 
Kayranın birkaç ay içinde 4 kilo alması yaptığımız işin en doğru kanıtıydı. Çünkü çocuk rahatlamış artık neredeyse hastalanmaz hastalansa bile çabucak atlatır olmuştu.

Kulak tüpüne gelince; bu tüp dediğimiz olay 0.5 kalem ucu gibi bir aletin kulak zarına takılmasıyla kulağın hava almasını sağlamak. Kulak hava alınca da o bölgede iltihap birikmiyor. Tek zor tarafı kulağa su kaçırmamak yani banyo yaparken bile kulağı tıkamak gerekiyor. Bu sebeple doktorlar bu ameliyatı yazın yapmak istemiyorlar deniz ve havuz mevsiminin geçmesini bekliyorlar. Biz kulağını tıkamak için pek çok tıkaç aldık ama hiçbiri kullanışlı olmadı en güzeli bir miktar pamuğu vazeline batırıp kulağa tıkayıp pamuk düşmesin diye üzerine yarabandı yapıştırmaktı. Hatta o yaz tatilinde Kayra denize girerken bu şekilde kulağını tıkıyor ve üzerine bone geçiriyorduk. Hiç de sorun yaşamadık tavsiye ederim. Yani fazla pimpiriklilik edip bu işi işkenceye dönüştürmeyip hiçbirşeyden geri kalmadık.

Sonuç olarak iyiki bu ameliyatı yaptırmışız hem çocuk rahatladı hem de biz. Ama unutmamak lazım ki her ameliyat risklidir.

Bu günlerde internette en çok karşılaştığım sorulardan biri "çocuğum çok hastalanıyor doktor bademcik ameliyatı dedi faydası mı olur zararı mı" pek çok anne birbirine bu soruyu sorup destek almaya çalışıyor. Ben de başımdan geçenleri anlattım doktor değilim sadece bir anneyim bütün bunları yapıp fayda göremeyenler de var.

Ayrıca bizim hikayemiz burada bitmedi sırada küçük tosbağa var:((

Bunlara Baktınız mı?

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...